Dün de yazdığım gibi Haşim Kılıç'a şu an destek çıkan çevreler daha yakın bir zaman önce eşinin başörtülü olması dolayısıyla kendisine hakaretler yağdıran kesimlerdir. Kılıç'ın bundan rahatsız olmak bir yana tam aksine yıllarca aşağılandığı jakoben çevreler tarafından takdir edilmekten mutlu olduğu görülüyor. Kusura bakmasın ama bu ruh halinin psikoloji literatüründeki karşılığı aşağılık kompleksidir. Liberal-demokrat-muhafazakâr bir yazar olarak bu durum beni kahrediyor. Afrika ülkelerinde yıllarca ezilmiş siyahların sömürgeci beyaz efendilerinin başlarını okşamasından mutlu olmaları gibi trajik bir olaydır bu. Bu tür tiplere ABD'nin siyahi halkı Self Hater Nigger diye lakap takmıştır. Yani Kendinden Nefret Eden Zenci...

Hem Haşim Kılıç'ın hem de Taha Akyol'un psikolojisi de bu bağlama oturuyor. İkisi de Yozgat'ın bir köyünden çıkmış. İkisi de yoksul ailelerden gelen iki dindar Anadolu insanı Akyol ve Kılıç. Meslek hayatları boyunca her zaman Kemalistler, solcular ve Beyaz Türkler tarafından aşağılanmışlar. İkisine de yeri geldi mi CHP zihniyeti 'Pis taşralı pis köylü' diye saldırmış. Eşleri, kızkardeşleri, anneleri, teyzeleri başörtülü diye dalga geçilmiş. Peki şimdi ne oluyor? Yozgat'ın bu iki muhafazakar çocuğu senelerce kendilerini ve ailelerini aşağılamış Beyaz Türk zihniyetine hizmet ediyor.

Akyol son seçimlerde açıkça CHP'ye destek vererek kendisini inkar etti. Resmen geçmişten kalma itibarını kendi eliyle çöpe attı. Haşim Kılıç ise şu an CHP'nin, Kemalistlerin, solcuların umudu oldu. Kılıç da jakoben üsluplu konuşmasıyla kendi kendini çöpe attı. Sivas'ın bir köyünden çıkmış, senelerce giydiği mor pantolon bile aşağılama konusu yapılmış muhafazakar Abdüllatif Şener de aynı Akyol ve Kılıç gibiydi. Beyaz Türklerin sözde desteği aşağılık kompleksine sahip Şener'in başını döndürdü. 'Ben şarabın tadı hariç her şeyini bilirim' gibi ancak karşı tarafa yaranma ihtiyacıyla söylenmiş sözleri ederek ezikliğini herkese gösterdi.

Şimdiyse hiç kimse Şener'in yaşayıp yaşamadığından bile haberdar değil. Partisinin adı nedir diye sorsak kimse bilmez. Beyaz Türkler de yüzüne bakmıyor ve arkasından gülüyor. Şener'in şu anki hali Haşim Kılıç ve Taha Akyol için ibret vesikasıdır. Sizi siz yapan bu halka sırtınızı dönerseniz itibarınız kalmaz. Bakın bu olayın küresel versiyonu da Pensilvanya ve paralel örgütün yaşadığıdır. İsrail'e ve küresel efendilerine yaranmak için Müslüman halka ihanet eden örgüte de millet sert bir tokat attı. İtibarları tamamen bitti. İnsan içine çıkamıyorlar. Paralel yapının akademisyenlerini ciddiye alan yok, gazetecileri kendi çalıp kendileri oynuyorlar. Normalde hiçbir dedikleri çıkmadığı için sokağa bile çıkmamaları lazım. İtibarsız konumdalar.

Üniversitede okurken Türkiye'nin siyasal gelişme konusunda nerelere geldiği konusunda elimdeki kitap Taha Akyol'un Bilim ve Yanılgı kitabıydı. Meselelere objektif yaklaşımı, verdiği rakamsal gelişmeler bize rehber oluyordu. Hatta bu kitabını iki yıl önce Cine5'te hazırlayıp sunduğum Kitabın Ortasından programında Akyol'la uzun uzun tartışmıştık. Nereden nereye? Bugün Taha Akyol'un geldiği yeri anlamak imkansız oldu. Tabii Haşim Kılıç'ın da.