banner171

GEZİ PARKINDA ASLINDA NE OLDU?

 Bildiğiniz üzere yaklaşık 4-5 gündür bir kısım çevreler, Taksim Gezi Parkı’ndan bir Tahrir Meydanı yada ne bileyim Arap Baharı tarzında bir halk hareketi yaratmanın peşine düşmüşler. Yapılan yanlış şeyler yok mu? Elbette var. İsterseniz gelin bir irdeleyelim şu konuyu, Gezi Parkında neler oluyor, ne amaçlanıyor..

İstanbul Büyükşehir Belediyesi , araç sayısının her geçen yıl artmasıyla içinden çıkılmaz bir hale gelen Taksim Meydanı trafiğine çözüm olarak, aynı Batı ülkelerinin başkentlerinde ki gibi araç girişine kapatılması ve yayalandırılması projesini geçtiğimiz yıl hayata geçirmeye başladı. Bu çerçevede derin kazılar yapıldı, araç trafiği yeraltına alınacak ve Taksim Meydanı aynı bir Trafalgar, Piazza Novana yada Palaza Santa Ana gibi sadece yayalara tahsis edilecek.
Çalışmada da bayağı bir yol alındı aslında. Gelelim Gezi Parkı ve konumuzla alakalı olan kısma. Bu bölgede 1800 lerin sonunda inşa edilen ve 1940 da yıktırılan Topçu Kışlası vardı. Hatta bu kışlanın avlusunda ilk milli maçımız Romanya’ya karşı oynanmıştı. Tabi zamanla işlevini kaybetmiş, ve İstanbul’un en merkezi yerinde böyle bir yere gerek yok diyerek yıktırılmış ve bugünkü Gezi Parkını da içine alan çok büyük bir alanda yeşillendirme projesi hayta geçirilmeye çalışıldı. Bu alan Taksim’den Nişantaşı’na uzanıyor, oradan da Dolmabahçe Vadisi’ni de içine alarak denize kadar devam eden yaklaşık 30 hektarlık kesintisiz bir yeşil alan yaratıyordu. Dönemin Belediye Başkanı Lütfü Kırdar, İnönü adıyla anılan Gezi Parkı’nın uygulamasını 1943 yılında bitirmiş ve açılışını da kendisi yapmıştı. Baktığınız zaman, muazzam bir proje, bir şehrin estetiği için düşünülmüş çok geniş bir alan.Ama sonra ne oldu? Kışlanın yıkılması sonrası, çevrede yapılan otellere tahsis edilen alanlar ve düzenlemeler ile parkın kapladığı alan zaman içinde küçüldü.Sırasıyla Hilton, Inter Continental vs. lüks oteller aldı götürdü Gezi Parkının arazisini. Hoş, daha o zaman Amerikancı denilen Demokrat Parti ve rahmetli Menderes yoktu daha. Halkçı olarak bilinen CHP ve İnönü vardı memleketin başında. Tabi o zaman facebook yada twitter da olmadığı için insanlar birbirini gaza getiremediler, Aman ağaçlar, parklar, yeşil alanlar gidiyor, diye. 

Başa dönelim. Yıllar geçti ve yukarıda bahsettiğim proje kamuoyuna sunuldu. Gezi Parkının olduğu kısma ise, Taksim Yayalaştırma projesi çerçevesinde, eskisi gibi Topçu Kışlası formatında bir yapı, bu yapıda kültürel söyleşiler, sergiler vs., altta cafeteryalar olacağı açıklandı. Aynı bütün medeni devletin meydanlarında olduğu gibi, insanları bir arada oturacağı, sohbet edeceğiz, çayını içeceği bir alandan bahsediyoruz. O saatten sonra bir AVM yaygarası koptu gitti. Yapılacak denilen Kışlanın bütün parkı yok edeceği söyleniyor ya, emin olun onlar kışlanın nasıl bir bina tipinde dahi olduğunu bilmiyorlar. Kışlalar, ortasında kocaman, geniş bir avlusu olan (talimler için kullanılırdı)bu avlunun  etrafı yapı olan binalardı. Yani yekpare bütün parkı yok edecek bir olay yok ortada. Bakınız size geçmişten Taksim Kışlasının bir resmini göstereyim :

  Ortadaki avlu işte bugünkü Gezi Parkı.
Peki, şu an orada gaza gelip gaz yiyenler, ağaçları söktürtmeyiz diye başlayıp işi anarşiye dökenler, acaba İstanbul Büyükşehir Belediyesinin projeyle alakalı görselleri ve videosuna hiç baktılar mı? Bakmadılarsa bizde hizmet sınırsız, buyurun ekleyeyim :
Ayrıntılı bir şekilde Kışlada var videoda, meydanda var, yer altına alınan yollarda var. Bakabilirsiniz
Şimdi gelelim en can alıcı mevzuya. Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın açıklamasına göre yazıyorum, parkın yerle bir edilmesi değil, yol çalışması için kenardan ağaçlar sökülmeye başlıyor. Bunu gören çevredeki insanlar engel olmaya çalışıyor ve ister istemez bir karşı koyma hareketi gelişiyor ağaçlar hakkında. İşte bu arkadaşlar gerçek ağaç ve doğa severler diyebiliriz aslında. Tabi yılbaşında evlerine çam ağacı süslemelerini saymazsak. E ne oldu sonra? Polisin inanılmaz tepkisi geldi. Çok aşırı oldu. Orantısız güç oldu. Biber gazları havada uçuştu. Hatta mermi gibi insanların üzerine sıkıldı yaralanmalar oldu. Bu gerçekten tasvip edilebilecek bir şey değil. Daha önce de bir yazımda bahsetmiştim, fizikteki etki-tepki yasası toplumlar içinde geçerlidir. Halka ne kadar baskı uygular, zulmederseniz aynı büyüklükte isyan ve tepki ile karşılaşırsınız. 
Bu fırsatı kaçırmayan Ak Parti ve hükümet karşıtları, polisinde yardımıyla, bir anda olayı akıllarınca bir halk hareketine döndürmeye çalışıyorlar. Artık samimi olarak 2 ağacın peşine düşmüş aktivist doğaseverler yerine, yerdeki içi ağaç dolu saksıları polise fırlatan, camları tezgahları dağıtan, böyle yaptıkları için inadına gaz yiyen, gaz yedikleri içinde inadına daha da saldırganlaşan bir anarşist ruh yapısına büründü insanlar. Aşırı tepki veren polisin kanaatimce kışkırtıcı rolü büyüktür ama en büyük yanlış, projeyi ve yapılacakları insanlara, halka anlatmayan yerel yönetimlerdedir. Zira Kadir Topbaş dünkü basın açıklamasında bu hatasını da kabul etmiştir.
Uzun olduğunun farkındayım kusuruma bakmayın. Ama eklemeden geçemeyeceğim, Gezi Parkından bir Tahrir, bir Arap baharı çatışma ortamı çıkmaz arkadaşlar. Türk Baharı zaten 10 yıl önce başladı, yaşanmaya da devam ediyor.
 
Ne zamanki Gezi Parkında ki ağaç severleri, yılbaşında çam ağacı dikme eylemlerinde görürsem, 

Ağaçlar yok ediliyor diye çırpınırken kürtaja evet, benim bedenim diye yırtınmayı keserlerse,
AVM yapılacak diye bir araya gelen futbol taraftar grupları, Şükrü Saracoğlu stadının arkasındaki Kenan Evren Lisesi’nin yerine yapılacak AVM için de bir araya gelirlerse..
İşte o zaman bu eylem amacına ulaşmış olur derim. Aksi halde gaza gelenler gazı yemeye devam ederler gibi gözüküyor. İnşaAllah bir can kaybı yaşanmaz. Tek dileğim odur. 
1995 te Gazi – 2013 te Gezi diyor ekliyorum Aman gaza gelmeyin.  Allah’a emanet olunuz.
YORUM EKLE
YORUMLAR
SAHIN SAHBAZ
SAHIN SAHBAZ - 10 yıl Önce

ömer faruk aydemi̇r ki̇msi̇n nerede yazarsin bi̇lmem ama bu makaleni̇ tesadufen okudum.. gördugum en sig ve ici bos bir makale..sen ve senin gibiler arap ulkelerindeki rabia yi gorur ama gozunun onunde katledilen turk genclerini gormezsiniz..

banner208

banner148

banner150

banner153