banner171

Erdoğan'dan Cenevre toplantısının askıya alınmasına tepki geldi

Erdoğan'dan Cenevre toplantısının askıya alınmasına tepki geldi

Erdoğan'dan Cenevre toplantısının askıya alınmasına tepki geldi
 Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cenevre'de devam eden görüşmelerin aslıya alınmasına tepki gösterdi. Erdoğan 'Siz niye toplanıyorsunuz? Dünyayı oyalamak için mi bir araya geliyorsunuz?' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Peru'nun başkenti Lima'daki San Ignacio De Loyola Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı verildi. Erdoğan, üniversitenin konferans salonunda gerçekleşen organizasyonda konuşma yaptı. Konuşması sırasında Cenevre'de askıya alınan görüşmeleri değerlendirdi.

"CENEVRE'DE DÜNYAYI OYALAMAK İÇİN Mİ BİR ARAYA GELDİNİZ?"

Konuşmasında, Suriye'deki tarafları bir araya getiren ve krizin çözümü ile ilgili başlatılan toplantının ertelendiğini haber veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantıyı düzenleyenlere hitaben "Siz niye toplanıyorsunuz? Dünyayı oyalamak için mi bir araya geliyorsunuz? Sizden dünya cevap bekliyor; Cenevre'de niçin bir araya geldiniz?" diye sordu ve değerlendirmelerine şöyle devam etti:

"Tarih boyunca bu hep böyle olmuştur. Hep toplanmışlardır, bir araya gelmişlerdir, yemişlerdir, içmişlerdir, ondan sonra da dağılıp gitmişlerdir. Şimdi Şubatın sonuna bir tarih verdiler. Hep beraber takip edelim. Göreceksiniz, Şubatın 28'i geldiği zaman tekrar tehir edecekler."

Verilen tarihten ümidi olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantı ile ilgili olarak, "İlgili ilgisiz herkes oraya geliyor. Kapıların arkasında da başka şeyler konuşuluyor. İşin gerçeği orada konuşulmuyor. Orada olması gerekenler oraya alınmıyor, olmaması gerekenler oraya davet ediliyor. Örneğin muhalifler oraya son anda kabul edildi. Muhalifler de, 'Terör örgütlerini buraya alırsanız, biz buraya girmeyiz' dedi. Son anda terör örgütlerine, 'Gelmeyin biz burada işi öyle veya böyle bir noktaya getiririz, sizinle de daha sonra konuşuruz' dediler. Şimdi Erdoğan böyle konuştuğu için kötü oluyor. Fakat biz gerçekleri dillendirmeye mecburuz" açıklamalarını yaptı.

Suriye halkının, rejimin ve onu destekleyen güçlerin saldırıları ile can verirken önce bu acılara son vermeden görüşmelerden bir netice çıkmasının beklenemeyeceğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'deki muhaliflerin bombalamaların durdurulduktan sonra görüşmelerin başlaması yönündeki taleplerini hatırlattı ve "Suriye'nin temsilcisi orada duruyor. Ama öbür taraftan Rusya Suriye'de insanları öldürmeye devam ediyor. Böyle bir barış masası olabilir mi? Böyle bir barış görüşmesi olabilir mi? Ama ne yazık ki bu dünyada bunlar oluyor. Çocukların öldürülmeye devam ettiği bir ortamda bu tür girişimler maalesef sadece zalimin işini kolaylaştırmaktan öte işlev görmüyor" yorumlarında bulundu.

"SURİYE'DE SİYASİ GEÇİŞ SÜRECİNİN SÜRATLE HAYATA GEÇİRİLMESİ ÇOK ÖNEMLİ"

Suriye krizinin, 2. Dünya Savaşından sonraki en büyük insani trajediye yol açtığına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: 
"Bugün DAEŞ'i dünyaya musallat edenin de, milyonlarca Suriyelinin evlerinden olmasının müsebbibinin de 5 yıldır halkına karşı her türlü zulmü reva görenin de Esed rejimi olduğu açıktır. Bu durum, artık, uluslararası toplumun önemli bir kesimi tarafından da kabul ediliyor. Bu bakımdan Suriye'de, halkın meşru talepleri ve beklentilerini karşılayacak bir siyasi geçiş sürecinin süratle hayata geçirilmesi çok önemlidir. Suriye'deki geçiş sürecini akamete uğratmaya yönelik her girişim, yaşanan insani krizin derinleşerek sürmesi çabasından başka bir şey değildir. Uluslararası toplumu, bu konuda hassas ve adil olmaya davet ediyoruz."

"AYRIM YAPMAKSIZIN TÜM TERÖR ÖRGÜTLERİYLE MÜCADELEMİZ SÜRECEKTİR"

Türkiye'nin Birleşmiş Milletler bünyesinde İspanya'yla birlikte başlattığı 'Medeniyetler İttifakı'nı, Finlandiya'yla birlikte başlattığı 'Barış için Arabuluculuk Girişimi'ni, ABD ile eş başkanlığını yaptığı 'Terörizmle Mücadele Küresel Forumu'nu ve G-20 Zirvesi dönem başkanlığında gündeme getirdiği temaları hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şu açıklamaları yaptı: 

"Huzurunuzda terörü bir kez daha lanetliyorum. DAEŞ gibi terör örgütlerinin İslam karşıtlığını körüklemek suretiyle, en çok Müslümanlara zarar verdiği gerçeğinin altını bir kez daha çizmek istiyorum. Türkiye olarak DAEŞ'i, bir millî güvenlik tehdidi olarak görüyoruz. Bu terör örgütüyle kararlı bir şekilde mücadele ederken, bu yöndeki uluslararası çabalara da aktif destek veriyoruz. Türkiye, kuruluşundan bu yana DEAŞ'la Mücadele Uluslararası Koalisyonunun içinde yer alıyor. Türkiye, hiçbir ayrım yapmaksızın, DEAŞ ve PKK başta olmak üzere tüm terör örgütleriyle mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir."

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında dünyanın yeniden çok kutuplu bir hale gelmekte olduğunun altını çizdi ve günümüzde 'yükselen güçler' kavramına sıklıkla vurgu yapıldığına işaret etti.

"BİRLEŞMİŞ MİLLETLERİN VE GÜVENLİK KONSEYİ'NİN YENİDEN YAPILANDIRILMASI ŞARTTIR"

"Türkiye'nin de içinde bulunduğu bu grupta yer alan ülkelerden küresel siyaset ve ekonomide daha fazla sorumluluk almaları bekleniyor" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: 

"Buna karşılık, aynı ülkelerin ısrarla küresel karar alma süreçlerinin dışında tutulduğunu görüyoruz. Bu çerçevede, Birleşmiş Milletlerin ve özellikle de Güvenlik Konseyi'nin yeniden yapılandırılması şarttır. Uluslararası barış ve güvenliği emanet edildiği kurumların, geçtiğimiz yüzyıldan kalma güç dengesine göre belirlenmiş birkaç ülkenin insafına terki kabul edilemez. Küresel yeniden yapılandırma çalışmalarına öncelikle bu kurumlardan başlamalıyız. Biz, daha adil bir dünya için bu çabalara destek vermeye hazırız. Sahip olduğumuz imkânları insanlığın iyiliği için kullanmaya devam edeceğiz."

Güncelleme Tarihi: 04 Şubat 2016, 14:33
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner208

banner148

banner150

banner153