Yavuz Bahadıroğlu, “Gazi Osman Paşa, şartlara teslim olmayan bir yürek ve duruştan gelen Kanuni Sultan Süleyman ile Yavuz Sultan Selim’in  çağa yansıyan bir yüzüdür” dedi.

GAZİ OSMAN PAŞA PANELİ

Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa ölümünün 111. yılı nedeniyle  Fatih Cami Bahçesi’nde kabri başında düzenlenen törenle ve anısına gerçekleştirilen panelle anıldı.

Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa ölümünün 111. yılı nedeniyle   Fatih Cami Bahçesi’nde  kabri başında düzenlenen törenden sonra panelle de anıldı. Tarihçi-Yazar Abdurrahman Şen’in yönettiği panel Gaziosmanpaşa Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda yapıldı. Şen açılış konuşmasında Necip Fazıl Kürek’in ‘’ İnanmıyorum bana öğretilen tarihe’’ dizesinden hareketle tarihin resmi ve gayrı resmi tarih olmak üzere ikiye ayrıldığını belirterek, “Ne yazık ki gayrı resmi tarihte yer alan bir anlamda sahte kahramanlar adlarına filmler çekilerek anılırken, Gazi Osman Paşa gibi resmi tarihin öncü bir kahramanına yeterli önem verilemiyor’’ dedi.  Panelistlerden Tarihçi-Yazar Yavuz Bahadıroğlu’da yaptığı konuşmada Gazi Osman Paşa’nın yaşadığı dönemdeki Osmanlı Devleti’nin genel durumunu özetledi. Gaziosmanpaşa’nın Fatih Sultan Mehmet ile Yavuz Sultan Selim’in çağa yansıyan yüzü olduğuna dikkat çeken Bahadıroğlu, “Her iki büyük padişahta bulunan ‘Şartlara teslim olmamak’ ilkesi ve anlayışı Gazi Osman Paşa’da da mevcuttu. İnsanı diri tutan ve ruhunu teslim aldırmayan en önemli unsur imkansızlık şartlarında bile yenmeyi göze almaktır. Osman Paşa’nın yaşadığı çağda öncesi ve sonrası tam bir kaos sürmektedir. Kurumsallaşamamış bir devlet aralıksız savaşlar yapmak zorunda kalmıştır. Plevne de tarihe geçen bir direniş gösteren Osman Paşa’yı günümüze kadar taşıyan olgu kendisindeki bu duruş, anlayış ve yürektir’’.

Araştırmacı yazar Dr. Mehmet Niyazi Özdemir’de  ‘’Tarih emperyalizmin bir anahtarıdır’’saptamasıyla başladığı konuşmasında özetle şunları söyledi;

‘’Avrupa yüzyıllar boyu kendi tarihini önemseyerek diğer devletlerin tarihini hiçe saymış, kendi tarihini dünya tarihi olarak kabul ettirmek için elinden gelen gayreti esirgememiştir. Bugün tarihimizi ne yazık ki batıdan öğreniyoruz. Oysa bir tarihi gerçekçi bir şekilde yazabilmek için önce vicdan ve buna bağlı olarak din gerekir.  Bugün bir çok kişinin kabul ettiği gibi yabancı tarihçiler Türkleri tarihinden koparmak  istemişlerdir. Gazi Osman Paşa ünlü savunmasında komutalarını da son derece iyi yönetmiş, bugün askeri tarihe geçen imkansızlıklar içindeki zorlu mücadelesini bu gücünden almıştır.’’